UBS Holding'in temelleri 1986 yılında Dünya standartlarında ki dergiciliği ülkeye getiren arkadaşlarımız bugün Holdingimizin beyin takımında yer almaktadır. Zaman akımında televizyon, reklam ve yayıncılık yapılırken 2011 yılında çıkan ve halen uygulanmakta olan “Holdingler Bakanlık izni ile kurulur“ kanunlar çerçevisinde UBS Holding kurulmuştur. Bünyemizde; Başta İnşaat olmak üzere, Güvenlik, Medya, Danışmanlık, Eğitim, Strateji, Kurumsal oto kiralama, Asansör ve Elektronik Cihazlar üretimi, Oyuncu Akademisi, Senaristler Merkezi, Uluslararası Sanat Akademisi, Yazarlar Merkezi ile Film ve Reklam şirketi dışında Finans, Turizm ve Enerji alanlarında faaliyet göstermektedir. UBS Holding 2016 yılında bugünkü merkez binasına geçmiş ve grup şirketlerini tek bir merkezde toplanmıştır. Bütün çalışmalarımızda tek hedefimiz ülkemiz ve milletimizin çıkarları doğrultusundadır. UBS Holding olarak 1986’dan beri yenilikçi iş çözümleri üretiyoruz. Profesyönel bir şirket olarak sadece kar amaçlı bir şirket değil; insana ve çevreye zarar vermeyen, güvenilir bir iş ortağı olmayı hedefliyoruz. Şirketlerimizin felsefesi; “Tek Dünya’da değerlerimizden ödün vermeden insanlığa" daha fazlasını sunabilmek için çalışıyoruz. Ana iş kolumuz inşaat, medya ve eğitim olup ülkemiz için doğru kaynakları sağlayarak, ülkemiz için daha iyi ve daha aydınlık bir gelecek yaratmaya adıyoruz. Eğitim ve Strateji ülkeler için büyüme, istihdam ve hayat kalitesinde artış demektir. Ülkelerin ileriye gitmesine katkı sağlamak, bizleri yenilikçi çözümler geliştirmemiz için motive ediyor. Yaratıcı çözümlerimiz ve teknolojiyi yakından takip etmemiz, dünyada bir sektör lideri olmamızı sağlıyor. UBS Holding’in ilk temel taşlarını koyan ve o günden bugüne gelene kadar yaşanan bütün zorluklarda geri adım atmayan ve hepimizi yüreklendiren CEO’muz ikinci dünya savaşının bitmesinden sonra bir kış günü Harput’da doğdu. Çağının ilerisinde bir ekonomik vizyona sahip, yenilikçi, cesur ve risk almaktan korkmayan bir girişimci olarak tanındı. CEO’muz, hepimizin tek bir dünyada yaşadığını hem kendi ailesine hem de iş çevresine her fırsatta belirtir. “Tek Dünya” olarak başlıklandırdığı hayat felsefesini, "Dünyada barış ve kardeşlik içinde birlikte üreterek yaşamak ve bunu yüksek ahlaki ve insani değerler ile yapmak" olarak tanımlar. Kendisi yakın ve uzak çevresindeki kişilere eğitim ve sağlık konularında sayısız yardımlarda bulunarak, bunu iş ve aile hayatı kadar öncelikli ve kutsal bir hedef olarak kabul etti. Bütün yol arkadaşlarımıza destekleri ve emekleri için teşekkür ederiz.